13/11/2014, 00:59
TRAGEDYA (Gülce-Özge)
-I-
Şiirin boynunda ipekten kındap
Sarkmış kuyulardan, düşmüş sonsuza
İrfan bahçesine girmeyen sincap
Mısralar döşerken alevden buza
Zıplayıp duruyor, bozulur hiza…
Uyuşan şaire saplansın mızrap
Kaptırmış kendini sefil bir kıza
Gözü kör, sağırdır gül çağrımıza
Fikrin gül yüzünde rakseder kezzap
Duygu yok, nakış yok, bak şu soysuza
-II-
Taş atsam bataklığa uyanmaz ölü sular
Azadlık kabul etmez sömürgede duygular
Donkişotlar meydanda, ortada Molla Kasım
Bu nasıl bir döngüdür, çiçek yaprağa hasım?
-III-
Yıldızsız, cıvıltısız katran gecelerdeyim
Şaşkınlar kafilesi kervan kervan geçiyor
Ütopyanın kurbanı, yok olan nesildeyim.
İstikbâl tragedya, hâl mâziyi biçiyor.
Kurtulması pek de zor, zincirlenmiş melekler;
Kuyunun en dibinde, bilinmez bir yerdeyim,
Şom bulutlar üstünde hayâletler uçuyor
Bekliyor mucizeyi hilkatin atölyesi
Kan tüküren zamanda, kasvetli seherdeyim
Beşiğinden inmiş te, bir çocuk emekliyor..
Mustafa CEYLAN