16/10/2017, 11:25
Galip Kurdoğlu
Mustafa CEYLAN. Adını her duyduğumuzda içimizde saygın duygular belirir.Son yıllarda edebiyatımıza büyük katkılarda bulunduğuna inanıyorum.Sessiz fakat saygın duruşuyla özellikle yakın çevresinde birçok şair ve yazara çok yararlı olmaktadır. Bir çoğumuzun kendi şiirlerimizi hatırlamadığımız anlarda o ezberinden bir başka arkadaşının şiirini okur. Çeşitli araştırmalarda ve incelemelerde bulunarak muhteşem hayat hikayeleri ve sanatsal anlamda değerlendirmeleri ele aldığı başarılı yapıtlara imza atmıştır. Herkesin bildiğini değil ele aldığı, konu edindiği yaşamı öylesine süzerek kaleme alır ki kitabın kahramanı bile şaşırır. Farkında olmadığı özelliklerini Mustafa CEYLAN bir ucundan tutup ortaya çıkarır.
Özellikle şiirle ilgili çalışmaları bilgilendirici, aydınlatıcı, yol göstericidir. Pratiğini,en uygununu özetle bildiğini herkese öğretir. Paylaşır belleğinde ne varsa. Hiç bıkmadan, usanmadan anlatır...Bundan müthiş bir zevk alır. Biz kendinden küçüklerin kendisini aşmasını, daha başarılı olmasını ister. En güzel huyuda budur.
Zaten hiçbir zaman "Ben bilirim...Sen ne anlarsın "demez. Bizleri özendirmek için sürekli proğramlar düzenler. Yarışmalar açar. Ödüller dağıtır. Bunlar Mustafa CEYLAN 'a büyük şevk verir. Ne iyi ki Harun YİĞİT gibi değerli bir kaç yakın arkadaşı her zaman yanında durmuştur.
Makine Mühendisi olan sevgili Mustafa CEYLAN ağabeyimiz edebiyat ve şiir deyince apayrı bir kimliğe bürünüyor. O denli seviyor. Bu yüzden bizlerin kahrını çekiyor. Dost ve arkadaş canlısı, misafir perver olan Mustafa CEYLAN, yıllardır düzenlemiş olduğu proğramlar için yurdun çeşitli bölgelerinden gelen tüm konuklarla, hiç birini ayırt etmeksizin, tek tek ilgilenir, yardımcı olur.
Bilgi dağarcığı dopdoludur. Edebiyatın bir çok alanında her konuda geniş bilgiye sahip örnek bir insandır. Tanımayanlar O'nu edebiyat öğretmeni sanır. Bir çoğumuz O'ndan çok şey öğrendik, eksiklerimizi giderdik...
Mustafa ağabeyimle aramızda çok şükür güzel bir gönül bağımız var. O'nu her gördüğümde önce elini, sonra kelini öperim. Mustafa CEYLAN ağabeyimizin şeker hastası olması aramızda espri konusu olur zaman zaman. Sinirlendirdiğimiz yada çalışıp, koşturmaktan yorgun düştüğü anlarda "Mustafa ağbinin şekeri düştü gene. Çabuk bir tepsi baklava gelsin"deriz. Bazı arkadaşların şaşkın bakışları arasında bende şeker hastası olduğumdan "Doktor Mustafa ağabi ile bana şekerden uzak durun dedi. Baklava yemeyin demedi ki..." diyerek birkaç dilimi uçururuz.
Ömrünün 50 yılını şiire ve edebiyata adamış çok değerli büyüğümüz Sayın Mustafa CEYLAN'a Rab'bim uzun ve sağlıklı ömürler nasip etsin. Güzel ağabiciğim. Ellerinden öpüyorum. İyi ki varsın.. Sağlık, huzur, başarı ve mutluluk dileklerimle saygılar sunuyorum.
Mustafa CEYLAN. Adını her duyduğumuzda içimizde saygın duygular belirir.Son yıllarda edebiyatımıza büyük katkılarda bulunduğuna inanıyorum.Sessiz fakat saygın duruşuyla özellikle yakın çevresinde birçok şair ve yazara çok yararlı olmaktadır. Bir çoğumuzun kendi şiirlerimizi hatırlamadığımız anlarda o ezberinden bir başka arkadaşının şiirini okur. Çeşitli araştırmalarda ve incelemelerde bulunarak muhteşem hayat hikayeleri ve sanatsal anlamda değerlendirmeleri ele aldığı başarılı yapıtlara imza atmıştır. Herkesin bildiğini değil ele aldığı, konu edindiği yaşamı öylesine süzerek kaleme alır ki kitabın kahramanı bile şaşırır. Farkında olmadığı özelliklerini Mustafa CEYLAN bir ucundan tutup ortaya çıkarır.
Özellikle şiirle ilgili çalışmaları bilgilendirici, aydınlatıcı, yol göstericidir. Pratiğini,en uygununu özetle bildiğini herkese öğretir. Paylaşır belleğinde ne varsa. Hiç bıkmadan, usanmadan anlatır...Bundan müthiş bir zevk alır. Biz kendinden küçüklerin kendisini aşmasını, daha başarılı olmasını ister. En güzel huyuda budur.
Zaten hiçbir zaman "Ben bilirim...Sen ne anlarsın "demez. Bizleri özendirmek için sürekli proğramlar düzenler. Yarışmalar açar. Ödüller dağıtır. Bunlar Mustafa CEYLAN 'a büyük şevk verir. Ne iyi ki Harun YİĞİT gibi değerli bir kaç yakın arkadaşı her zaman yanında durmuştur.
Makine Mühendisi olan sevgili Mustafa CEYLAN ağabeyimiz edebiyat ve şiir deyince apayrı bir kimliğe bürünüyor. O denli seviyor. Bu yüzden bizlerin kahrını çekiyor. Dost ve arkadaş canlısı, misafir perver olan Mustafa CEYLAN, yıllardır düzenlemiş olduğu proğramlar için yurdun çeşitli bölgelerinden gelen tüm konuklarla, hiç birini ayırt etmeksizin, tek tek ilgilenir, yardımcı olur.
Bilgi dağarcığı dopdoludur. Edebiyatın bir çok alanında her konuda geniş bilgiye sahip örnek bir insandır. Tanımayanlar O'nu edebiyat öğretmeni sanır. Bir çoğumuz O'ndan çok şey öğrendik, eksiklerimizi giderdik...
Mustafa ağabeyimle aramızda çok şükür güzel bir gönül bağımız var. O'nu her gördüğümde önce elini, sonra kelini öperim. Mustafa CEYLAN ağabeyimizin şeker hastası olması aramızda espri konusu olur zaman zaman. Sinirlendirdiğimiz yada çalışıp, koşturmaktan yorgun düştüğü anlarda "Mustafa ağbinin şekeri düştü gene. Çabuk bir tepsi baklava gelsin"deriz. Bazı arkadaşların şaşkın bakışları arasında bende şeker hastası olduğumdan "Doktor Mustafa ağabi ile bana şekerden uzak durun dedi. Baklava yemeyin demedi ki..." diyerek birkaç dilimi uçururuz.
Ömrünün 50 yılını şiire ve edebiyata adamış çok değerli büyüğümüz Sayın Mustafa CEYLAN'a Rab'bim uzun ve sağlıklı ömürler nasip etsin. Güzel ağabiciğim. Ellerinden öpüyorum. İyi ki varsın.. Sağlık, huzur, başarı ve mutluluk dileklerimle saygılar sunuyorum.