ein Bild ein Bild
Sitemize Hoşgeldiniz, Ziyaretçi! Giriş Yap Kayıt Ol


Konuyu Değerlendir
  • 0 Oy - 0 Ortalama
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
ADANA-LOKMAN HEKİM EFSANESİ
#1
ADANA-LOKMAN HEKİM EFSANESİ

 
Derler ki:

Bütün doktorların üstadı, piri
Lokman Hekim diye bilinen biri

Dilinden anlar
Türlü türlü otların
Ve çiçeklerin
Her yaprağı bir ilâç…
“Al beni kopar”
Diyerek bitki bitki
Hep ona koşar
Dağ, bayır, ova, yamaç…

Diyar diyar Dünyayı dolaşır Lokman Hekim
En son Çukurova’ ya ulaşır Lokman Hekim

Bu öyle bir ova ki kan düşse fışkırır can
Binlerce nebatında bulunur derde derman
İnsanlığı kurtarmak azmiyle hastalıktan
Diyar diyar Dünyayı dolaşır Lokman Hekim

Derdi veren Yaradan, dermanını da vermiş
Çareyi bitkilerin sinesine gizlemiş;
Akdeniz’e uzanan ırmakları özlemiş
En son Çukurova’ ya ulaşır Lokman Hekim
*
Bereket dolu toprak sanki bire bin verir
Misis derler bir şehir avuçlarında erir
Hastalanan her insan dermanını buldukça
Destan eder Lokman’ı derdinden kurtuldukça

*

Derler ki:

Misis şehrine yerleşen Hekim Lokman
İnsan insan deva olmuş her derde
Çevresinde ne kadar hasta varsa
İyi olmuş hepsi de...

Hastalıksız sapa sağlam
Yaşamaya başlayanlar
Lokman’a gelerek
Ölüme
Bir çare bulmasını
İstemişler…
İstemişler…

Lokman Hekim bu
Cümle doktorların
Cümle eczacıların piri
Bulmak için, insanlara
Ölümsüzlük sunacak son bitkiyi
Adım adım başlamış dolaşmaya
Koca Çukurova’yı…

Günlerden bir gün
Bir çınarın altında uyurken
Bir ses duymuş:

“Lokman! Lokman! Uyan Lokmannn !
Bitsin bunca zamandır
Araman ve taraman
Ölümün ilâcıyım ben
Uyan Lokman, uyan Lokman!
Bundan böyle insanlara,
Ve dahi hayvanlara
Ölüm yok, yok ölüm Lokman !”


Kan, ter içinde uyanan Hekim Lokman
Müthiş bir heyecan içinde
Kendisine seslenen otun
Koşmuş yanı başına.
İlâcın nasıl yapılacağını öğrenmiş,
Yazmış bir deftere.
Otu da kopararak,
Koyulmuş
Misis'e doğru yola…

Misis’e varırken,
Ceyhan Nehri üstünde
Misis Köprüsü'nde duraksamış.
Defteri de elindeymiş.
Defterine yazdıklarına bakarak
İlâcı yapmaya durmuş.

Tam yapıp bitireceği sırada,
Âniden esen rüzgâr
Defteri de,
Otu da
Uçurarak
Düşürmüş suya.
Efsane bu ya;
Lokman Hekim de
Bu yüzden ölüme çare olacak ilâcı
Bulamamış bir daha.
Ve yüz çevirmiş cümle otlar
Susmuş çiçekler, ağaçlar, dal ve yaprak
Lâl kesilmiş kır, bayır, ova
Hiç konuşmamışlar,
Konuşmamışlar…

*
( L)alezar oluyor, ellerinin değdiği her yer,
Y(O)lun sonu gelmeden dokun bana…
Ya(K)ındaki gölgeler son şarkının raksında
Kal(M)am ki buralarda üşüyor, üşüyorum
Kâin( A)t kıyamda, seni düşünüyorum,
Lokma(N)ım ol, sar yaramı, iyileştir, gel !
 
(H)atırana yaslandım, Çukurova bembeyaz
G(E )lir Dadaloğlu binmiş de ak atına
Te(K)rarı mümkün değil yağan yağmurun, akan suyun
Sen(İ)n savda bulutundur başımın üstündeki
Yeti(M) kalmışım, sar yaramı, iyileştir gel!
 
(A)dana seninle güzel, Akdeniz seninle hoş
A(D)ana seninle özel, Seyhun, Ceyhun gülüşlü
Ad(A)na seninle başka, bin huzur dokunuşlu
Ada(N)a sendeki ben, bir efsane duruşlu
Adan(A)Lokman Hekim, yaramı sar, iyileştir gel !

Mustafa CEYLAN
 
 
 
Cevapla
  


Foruma Git:


Konuyu Görüntüleyenler: 1 Ziyaretçi

Android Haberler | Ansansanat | Borsa Yorumla | Gülce Edebiyat | Türkçe Dersi