10/02/2015, 20:51
MUSTAFA CEYLAN İLE YAPILAN BİR RÖPORTAJDAN...
1. Mustafa Bey,siz Ankara doğumlu şair ve yazarlardan birisiniz. Uzunca bir zaman Ankara’da ikamet eden edebiyatçılardan birisiniz. Ankara sizin için ne anlam ifade ediyor?
CEVAP.1-Ankara doğduğum yer. Ana – Ata ocağı. Yollarında yürüdüğüm, havasını teneffüs ettiğim, suyunu içtiğim kutlu sevdam. İlk aşkım, ilk hüznüm, sancılı günlerim; çocukluğum ve Elmadağ’ı… Sonra Ankara Kalesi, Samanpazarı,Çıkrıkçılar yokuşu, Ulus’da Ata’ mın heykeli, Kayaş bağlarında kokulu elma, Ayaş’dan gelen dut, Cebeci yokuşu ve Gençlik parkında okuldan kaçışlarımın sevdalanan yeli.
Ankara, başkentim; yeryüzündeki her Türk’ün umud kenti. Lise yıllarındaki aşkım, evliliğim, askerliğim Mamak muhaberede, kutsal nöbetim; şiirim ve gönül köküm. Ruhumu dipden doruğa süsleyen ufuk.
Şimdi gurbetim Ankara… Hasretim, torunlarımın yaşadı kent. Üzüm bağım, çıbığım, asma dalım, iğde ve erik ağacım, Kızılırmak türküm, yayla damım, harman yerim, kağnılar dolusu düşlerim, kış sisi altında üşüyüşlerim. Ekmeğim, aşım, telaşım Ankara…
2. Şahit olduğunuz dönem içerisinde Ankara’da şair ve yazarların toplaştıkları, edebiyat mahfili özelliği gösteren mekânlar (kahvehaneler, meyhaneler, lokantalar, pastaneler, dergi idarehaneleri, şair-yazar evleri, dernekler, vb.) nerelerdi? Bu mekânlar neredeydi? Buralara kimler gelirdi? Neler konuşulurdu? Sizi yahut edebiyatçıları oraya çeken neydi?
Cevap 2-)
1-Güzide Gülpınar Taranoğlu’ nun Bahçelievler-Emek 8. Caddedeki evi.
2-Ahmet Tufan Şentürk’ün Seyranbağları Yuva Sokak’taki Cuma buluşmaları.
3-Kemalist Atılım Birliği’ nin Kızılay Yüksel sokaktaki bürosu.
4-Yüksek Mühendisler Birliği’nin Kızılay Sakarya caddesindeki salonu
5-Türk iş Salonu-Kızılay’da
6-Türk Tarih Kurumu ve Dil tarih Coğrafya Kurumu salonları
7-Türk Kooperatfçilik kurumunda her ay yapılan şiir etkinlikleri
8-Kızılay Atatürk bulvarında Feyzi Halıcı üstada ait Çağrı dergisi
9-Kızılay Atatürk Bulvarında Abdullah Satoğu’ nun bürosu
10-Kızılay-Çankaya yokuşunda Fasıl bar aylık şiir toplantıları(Feyzi Halıcı ve Faika Sarp yönetiminde.
12-Demetevler’de İsmail Kara’ya ait “Yalaka Mizah Dergisi” bürosu
13-Kızılay’da Aşıklar-ozanlar derneği lokali
14-Kızılay Gökdelen’de “Kemalist Ülkü Dergisi” bürosu
15-Kızılay Yüksel caddesinde “İlesam genel merkezi salonu”
Buralarda, usta şairlerle genç şairlerin buluşmaları gerçekleştirilirdi. Buralarda önce en yaşlı şairden başlanmak suretiyle şiirler okunurdu. O ayın Dergileri ve o ayın edebî olaylarından bahsedilirdi. Buralara Ankara’da yaşayan şairler veya uzaktan yakından davet edilmiş şairler gelirdi. Bizi bu mekânlara çeken de şiirin kendisi idi. Şiir, en büyük davetkârcıdır ki kendisine âşık ettiği her insanı kara sevdalı yapmadan bırakmaz. İşte o andan itibaren, kendisini yaşatır, kendisini nefeslenmenizi sağlar. Şiir kuma tanımayan ve birinciliği devamlı münhal olan bir büyük sevdadır. Her yüreğe girer, her yüreğe göre şekil alır veya her yüreğe kendi şeklini verir, gerekirse paramparça eder. Şiir doğurmanın sancısı hiçbir şekilde anlatılamaz. Başkentin bu mahâllerinde benim sancılarımı gideren şiir vardı ve mıknatısımdı o… Has şiir vardı. Şiir dergileri, şiir yayınlayan gazeteler, müzik, bestekârlar ve de elbette şair üstadlar ile şair arkadaşlarım vardı. Koca başkentin kalabalığı içinde kendimi yapyalnız hissederdim de bu “şiir nefeslenen” yerlerde garipliğim, mahzunluğum, yetimliğim sona erer, kendime gelirdim.
3. Güzide Taranoğlu Hanımefendi’nin düzenlediği edebiyat toplantılarının sizin ve arkadaş grubunuzun hayatında önemli bir yeri var. Güzide Hanım’ın evinde düzenlediği toplantılardan bahsedebilir misiniz?(Güzide Hanım’ın evi neredeydi, kimler gelirdi toplantılara, toplantılar nasıl yapılırdı, kaç güne bir olurdu, kimler şiir okurdu, edebî tartışmalar olur muydu vb.)
Cevap.3)Güzide annemin birkaç çeşit şiire dair toplantıları olurdu.
a-Her yıl kendisinin doğum yıldönümü olan 28 Şubat’ta mutlaka başkentin en meşhur şairleri ile TRT kadrosunda bulunan bestekârlar ve müzisyenlerin buluşması yılda bir kere mutlaka yapılırdı.
b-En yakın dostlarının (Örnek Arif Nihat Asya, Halide Nusret Zorlutuna, Ahmet Tufan Şentürk, İsa Kayacan vb)kişilerin özel günlerinde kendi evinin kapılarını açar, şairleri-yazarları ve müzisyenleri orada buluşturur, kişilere ait özel gün etkinlikleri düzenlerdi.
c-Gülpınar Dergisi bir yarışma düzenledi ise onun jüri toplantıları onun evinde yapılırdı.
d-Çoğunlukla her ay katılan herkesin sırayla şiir okuduğu bir sohbetli şiir etkinliği de gene Güzide annemizin evinde yapılırdı.
Pastalar, çaylar, börek ikramlarının tadı halâ damağımdadır.
Orada duyduğum müziğin huzurunu taşır içimin dehlizleri hep.
Edebî tartışmalar /daha doğrusu sert diyebileceğimiz/karşı görüşlerin çarpıştığı tartışmalar asla olmazdı. O ay veya aylar içinde başta Ankara olmak üzere ülke genelindeki edebî faaliyetler konuşulur ve haberlerinden bilgi aktarılırdı. O ayın konuğu ve varsa konusu ona dair konuşmacılar fazla uzun olmayan konuşmalar yaparlardı.
4. Mustafa Bey, sizin hayatınızda yer eden önemli ediplerden biri de Ahmet Tufan Şentürk. Kaynaklar Ahmet Tufan Şentürk’ün evinin de belirli bir dönem şair ve yazarların edebiyat toplantıları düzenledikleri mekânlardan biri olduğunu belirtiyor. A.Tufan Şentürk’ün evine kimler gelirdi? Bu ev neredeydi? Toplantılar kaç günde bir olurdu? vb.
Cevap:4)Ahmet Tufan Şentürk benim mânevî babamdı. Evi, Seyranbağları Yuva Sokakta idi.
Evinde Ankara’da yaşayan bütün şairler ayda bir kere buluşurlar ve sıra ile şiirlerini okurlardı. Sohbetin en güzeli orada yapılırdı.
Bununla birlikte her hafta Cuma günü, Cuma namazını müteakip Tufan babamın evi bir anda şairler tarafından adeta onun çok meşhur, dillere destan olan “otlu çorbası” nı içecek ve arkasından edebî sohbetler yapacak şairlerle doluverirdi.
1. Mustafa Bey,siz Ankara doğumlu şair ve yazarlardan birisiniz. Uzunca bir zaman Ankara’da ikamet eden edebiyatçılardan birisiniz. Ankara sizin için ne anlam ifade ediyor?
CEVAP.1-Ankara doğduğum yer. Ana – Ata ocağı. Yollarında yürüdüğüm, havasını teneffüs ettiğim, suyunu içtiğim kutlu sevdam. İlk aşkım, ilk hüznüm, sancılı günlerim; çocukluğum ve Elmadağ’ı… Sonra Ankara Kalesi, Samanpazarı,Çıkrıkçılar yokuşu, Ulus’da Ata’ mın heykeli, Kayaş bağlarında kokulu elma, Ayaş’dan gelen dut, Cebeci yokuşu ve Gençlik parkında okuldan kaçışlarımın sevdalanan yeli.
Ankara, başkentim; yeryüzündeki her Türk’ün umud kenti. Lise yıllarındaki aşkım, evliliğim, askerliğim Mamak muhaberede, kutsal nöbetim; şiirim ve gönül köküm. Ruhumu dipden doruğa süsleyen ufuk.
Şimdi gurbetim Ankara… Hasretim, torunlarımın yaşadı kent. Üzüm bağım, çıbığım, asma dalım, iğde ve erik ağacım, Kızılırmak türküm, yayla damım, harman yerim, kağnılar dolusu düşlerim, kış sisi altında üşüyüşlerim. Ekmeğim, aşım, telaşım Ankara…
2. Şahit olduğunuz dönem içerisinde Ankara’da şair ve yazarların toplaştıkları, edebiyat mahfili özelliği gösteren mekânlar (kahvehaneler, meyhaneler, lokantalar, pastaneler, dergi idarehaneleri, şair-yazar evleri, dernekler, vb.) nerelerdi? Bu mekânlar neredeydi? Buralara kimler gelirdi? Neler konuşulurdu? Sizi yahut edebiyatçıları oraya çeken neydi?
Cevap 2-)
1-Güzide Gülpınar Taranoğlu’ nun Bahçelievler-Emek 8. Caddedeki evi.
2-Ahmet Tufan Şentürk’ün Seyranbağları Yuva Sokak’taki Cuma buluşmaları.
3-Kemalist Atılım Birliği’ nin Kızılay Yüksel sokaktaki bürosu.
4-Yüksek Mühendisler Birliği’nin Kızılay Sakarya caddesindeki salonu
5-Türk iş Salonu-Kızılay’da
6-Türk Tarih Kurumu ve Dil tarih Coğrafya Kurumu salonları
7-Türk Kooperatfçilik kurumunda her ay yapılan şiir etkinlikleri
8-Kızılay Atatürk bulvarında Feyzi Halıcı üstada ait Çağrı dergisi
9-Kızılay Atatürk Bulvarında Abdullah Satoğu’ nun bürosu
10-Kızılay-Çankaya yokuşunda Fasıl bar aylık şiir toplantıları(Feyzi Halıcı ve Faika Sarp yönetiminde.
12-Demetevler’de İsmail Kara’ya ait “Yalaka Mizah Dergisi” bürosu
13-Kızılay’da Aşıklar-ozanlar derneği lokali
14-Kızılay Gökdelen’de “Kemalist Ülkü Dergisi” bürosu
15-Kızılay Yüksel caddesinde “İlesam genel merkezi salonu”
Buralarda, usta şairlerle genç şairlerin buluşmaları gerçekleştirilirdi. Buralarda önce en yaşlı şairden başlanmak suretiyle şiirler okunurdu. O ayın Dergileri ve o ayın edebî olaylarından bahsedilirdi. Buralara Ankara’da yaşayan şairler veya uzaktan yakından davet edilmiş şairler gelirdi. Bizi bu mekânlara çeken de şiirin kendisi idi. Şiir, en büyük davetkârcıdır ki kendisine âşık ettiği her insanı kara sevdalı yapmadan bırakmaz. İşte o andan itibaren, kendisini yaşatır, kendisini nefeslenmenizi sağlar. Şiir kuma tanımayan ve birinciliği devamlı münhal olan bir büyük sevdadır. Her yüreğe girer, her yüreğe göre şekil alır veya her yüreğe kendi şeklini verir, gerekirse paramparça eder. Şiir doğurmanın sancısı hiçbir şekilde anlatılamaz. Başkentin bu mahâllerinde benim sancılarımı gideren şiir vardı ve mıknatısımdı o… Has şiir vardı. Şiir dergileri, şiir yayınlayan gazeteler, müzik, bestekârlar ve de elbette şair üstadlar ile şair arkadaşlarım vardı. Koca başkentin kalabalığı içinde kendimi yapyalnız hissederdim de bu “şiir nefeslenen” yerlerde garipliğim, mahzunluğum, yetimliğim sona erer, kendime gelirdim.
3. Güzide Taranoğlu Hanımefendi’nin düzenlediği edebiyat toplantılarının sizin ve arkadaş grubunuzun hayatında önemli bir yeri var. Güzide Hanım’ın evinde düzenlediği toplantılardan bahsedebilir misiniz?(Güzide Hanım’ın evi neredeydi, kimler gelirdi toplantılara, toplantılar nasıl yapılırdı, kaç güne bir olurdu, kimler şiir okurdu, edebî tartışmalar olur muydu vb.)
Cevap.3)Güzide annemin birkaç çeşit şiire dair toplantıları olurdu.
a-Her yıl kendisinin doğum yıldönümü olan 28 Şubat’ta mutlaka başkentin en meşhur şairleri ile TRT kadrosunda bulunan bestekârlar ve müzisyenlerin buluşması yılda bir kere mutlaka yapılırdı.
b-En yakın dostlarının (Örnek Arif Nihat Asya, Halide Nusret Zorlutuna, Ahmet Tufan Şentürk, İsa Kayacan vb)kişilerin özel günlerinde kendi evinin kapılarını açar, şairleri-yazarları ve müzisyenleri orada buluşturur, kişilere ait özel gün etkinlikleri düzenlerdi.
c-Gülpınar Dergisi bir yarışma düzenledi ise onun jüri toplantıları onun evinde yapılırdı.
d-Çoğunlukla her ay katılan herkesin sırayla şiir okuduğu bir sohbetli şiir etkinliği de gene Güzide annemizin evinde yapılırdı.
Pastalar, çaylar, börek ikramlarının tadı halâ damağımdadır.
Orada duyduğum müziğin huzurunu taşır içimin dehlizleri hep.
Edebî tartışmalar /daha doğrusu sert diyebileceğimiz/karşı görüşlerin çarpıştığı tartışmalar asla olmazdı. O ay veya aylar içinde başta Ankara olmak üzere ülke genelindeki edebî faaliyetler konuşulur ve haberlerinden bilgi aktarılırdı. O ayın konuğu ve varsa konusu ona dair konuşmacılar fazla uzun olmayan konuşmalar yaparlardı.
4. Mustafa Bey, sizin hayatınızda yer eden önemli ediplerden biri de Ahmet Tufan Şentürk. Kaynaklar Ahmet Tufan Şentürk’ün evinin de belirli bir dönem şair ve yazarların edebiyat toplantıları düzenledikleri mekânlardan biri olduğunu belirtiyor. A.Tufan Şentürk’ün evine kimler gelirdi? Bu ev neredeydi? Toplantılar kaç günde bir olurdu? vb.
Cevap:4)Ahmet Tufan Şentürk benim mânevî babamdı. Evi, Seyranbağları Yuva Sokakta idi.
Evinde Ankara’da yaşayan bütün şairler ayda bir kere buluşurlar ve sıra ile şiirlerini okurlardı. Sohbetin en güzeli orada yapılırdı.
Bununla birlikte her hafta Cuma günü, Cuma namazını müteakip Tufan babamın evi bir anda şairler tarafından adeta onun çok meşhur, dillere destan olan “otlu çorbası” nı içecek ve arkasından edebî sohbetler yapacak şairlerle doluverirdi.